- Sanat, hayatın inkarı değil midir? Bir heykel, ölümü çürümez bir maddeye hapsetmek üzere şekillendirilmiş, ölü bir bedendir.
- İdeali, bir fıskiyenin uyduruk hareketiyle yetinmek olabilirdi - yükselip aynı yere düşmek, hiçbir yararı kalmamış güneşin altında, düş görenler düşünde nehirler görsün, dalgınca gülümsesin diye, gecenin sessizliğinde rastgele gürültü çıkaran, anlık bir parıltı olmak.
- Özlediğim hiçbir şey yok. Hayatım acıyor. Bulunduğum yer acıyor, kendimi bulabileceğimi düşündüğüm yer çoktandır acıyor.
- Ey üzgün yüreğim, tanrılar dilesin de Kader'in bir anlamı olsun! Ya da daha iyisi, Kader dilesin de tanrıların bir anlamı olsun!
- Sanat, hissettiklerimizi başkalarına hissettirmek, kişiliğimizi özgürleşmek için özgün bir yol gibi sunarak onları kendilerinden kurtarmak üzerine kuruludur.
- Sanat başkalarına ne kadar benzediğimizi onlara iletmektir, o benzerlik olmadan ne iletişimin bir yolu bulunur, ne de zaten buna ihtiyaç duyulur.
- Karamsar değilim, hüzünlüyüm
- Çok düş kurdum ben. Bunca düş kurmuş olmaktan yorgunum, ama düş kurmanın kendisinden yorul değilim kesinlikle. Kimse yorulmaz düşten, çünkü düş unutmaktır ve unutmak üstümüzde ağırlık yapmaz; uyanık uyuduğumuz, rüyasız bir uykudur unutmak.
- İman, eylemin içgüdüsüdür.
- Her şey başkalarına ait, onlara sahip olamamanın hüznü hariç.