- Edip Cansever için Requiem Ahmet Oktay'a Sizin için kokladım gülü, durdum yürüdüm düş tutup uyku kırdım sizin için baktım bakılmaması gereken anda bakılmaması gereken birşeye, sizin için susadım ve içtim bu gecikmiş kanı, bütün çanlar sustuğunda sizin için dokundum çoktan terkedilmiş bir kampanaya diktiğim selvi kurduğum saat kırdığım bardak sizin için yağdığım yağmur.
- Çirkef kuyusu derindir, dibe varasıya zaman ister. s.90
- Uzay aracına da bindirilse maymun maymundur. s.93
- Unutmayalım: Siyaset, bir kültürün olgunlaşma eğrisinin dolaysız göstergesidir. s.116
- ...Bu yaklaşım, bana Orwell'in ünlü sözü "bütün hayvanlar eşittir, bazı hayvanlar daha eşit"i anımsattı. s.168
- Bir yanıyla "söz'dür şiir, ama gerçek şiir gerçekten de bir yanıyla "söz'dür. Bir başka yanıyla "ses", ezgidir. Şarkı sözünü şiirden bu temel özellik ayırır. s.199
- Sanat yapıtının belirleyici iki unsuru vardır: Onu doğuran sancı ve bu sancıyla denkleşecek bir "biricik üslup". s.203.
- "Bir mektup yazmak istiyordum, ama adres bilmiyordum. Yani hicbir adres bilmiyordum. Buna inanmazlardi, bunun icin utaniyordum. Bana herhangi bir adres söylermisiniz ? diyemezdim. Oysa herhangi bir adres yeterli idi benim icin. ( S.9 ) " (...)Kisioglunun yazdigi mektuplar icin sectigi zarflar kadar onlarin üzerini düzenleyisi de kisiliginin tercümani sayilabilir cünkü." (s. 15) "Kartpostal ( . . . ) Kalicidir: bize yazilmamis olsa bile koleksiyonumuzda, duvarimizda, cekmecemizdedir." (S. 18)
- " Alikoyulmus, sahiplerine henüz ulastirilamamis mektuplar aci cekmektedirler" (S. 93) " Mektubun yazilmasi baska bir seydir, gönderilmesi bambaska bir sey. (. . . )Bazi mektuplarin aslolan yazilmasidir, gönderilmelerine yazilip bittikleri an gerek kalmaz.( . . .) Ne olursa olsun, göndermedigi mektubu kisi kendisineyazmis oldugunu, gün gelir kabullenir." ( S.97) "Mektupla askin doruk noktasi, öteki icin yazilan mektuplari göndermemeyi kabullenistir." ( S. 98 )
- "Daraldigimizda, dünyamizin kahredici sinirliginda iyiden iyiye kavruldugumuzda aklimiza hemen hep o anda ulasmamiz olanaksiz olan insanlar gelir(...)" (S.150) "Bir günde bir postacinin canrasindaki mektuplara neler sigar : Kac ölüm-dirim haberi, kac hülya, kac yanlis anlasilma ?" ( S.182) " Bir konuda her seyin ögrenilemeyecegini ögreneli yillar oldu. (. . .) Bilginin bir siniri, birde dogruluk siniri vardir: düsünmenin sinirsizligi- hele ki düsünmekten her seyden önce yasamayi, hayal kurmayi, biriktirmeyi anliyorsak" (S.196)