- "Her normal çocuk gibi, matematik konusunda kendisine böyle bir kısıtlama getirilince Pascal bu konuya ilgi duymaya başladı.Babası, Pascal'ın matematik yeteneği olduğunu fark edince de, Öklid'in 'Elementler' başlıklı eserini hediye etti.Yine bir hatırlatma yapma ihtiyacı duyuyorum,unutmayın ki o zamanlar televizyon diye bir aygıt da yoktu,yani insanlar KİTAP denen şeyleri okumak zorundaydılar.Neyse Pascal'ın babası oğlunun Öklid'i tamamen kavrayıp hatmettiğini görünce en iyi matematik öğretmenlerini tuttu.Bu da hayatında yaptığı en akıllıca şeydi,çünkü Pascal onyedinci yüzyıldaki en önemli matematikçilerden biri oldu.Hatta bu odadaki herkesin hayatını etkileyen bir buluşu bile var. Bunun ne olduğunu bilen var mı ?"
- Amerika'daki en büyük piyango olan Powerball'ı kazanabilme olasılığı 120 milyonda 1'dir. Powerball'ın ilk oynanmaya başlandığı 1997'den beri elliden fazla insan bu olasılığı alt üst ederek büyük ikramiyeyi kazanmıştır. Onlar bu gezegendeki en şanslı, en zengin insanlar arasındadır. Onlardan nefret ederim. Ama konumuz bu değil.
- Şimdi de düşük olasılıklı bir olaydan söz edelim: Dünyaya dev bir gök taşı çarpacak ve uygarlık yok olacak. Jeofizikçilere göre, her yıl bunun olma olasılığı milyonda bir. İnsanoğlunun atalarını da hesaba katarsak, yedi milyon yılı aşkın bir süredir bu gezegende varlığımızı sürdürdüğümüze göre, bir gök taşının bugüne kadar bizi yok etmiş olma olasılığı yüzde yedi yüz. Yani anlayacağınız, bir kere değil, yedi kere ölmüş olmalıydık şimdiye kadar.
- - "Ama neden sana hırsızlık yapmayı öğretti ki ?" - "Fyodor derdi ki, bir ajanın en önemli becerisi,olmaması gereken yerlerden,almaması gereken şeyleri alabilmesidir. Aslında casus olmakla hırsız olmak arasında fazla bir fark yoktur. Amaç çalmak. Hırsız mücevher çalar,ajan sırları."
- "Ama siz insanlar... Siz daha büyük bir ikiyüzlülük yapıyorsunuz. O'nun öğretilerinden hangilerini izleyeceğinizi açık büfeden meze seçer gibi alıp 'nabza göre din' uyguluyorsunuz. Ve tüm o şeyle yaşarken de kendinizi Tanrı'nın bağışlayıcı olduğuna, O'nun emirlerine karşı gelmiş olmanıza gerçekten aldırmayacağına ikna ediyorsunuz. Üstelik Tanrı'nın öfkesine ve en küçük bir pervasızlığın intikamını alacağına dair İncil'de o kadar çok kanıt varken."
- "İmkansız diye bir şey yoktur, sadece bazı olayların olma olasılığı daha düşüktür."
- "Gelecek, onu görene kadar şekilsizdir. Bir parayı havaya attığında iki olası gelecek vardır, birinde para yazı gelir, diğerinde tura, ama sen görene kadar ikisi de değildir."
- Tek, basit bir neden olmasa haykırmaya devam ederdi Dorothy. Ölmüştü
- Duvara boya lekesi sıçrar ya hani.. İki seçeneğin vardır: Ya lekenin üstünü boyarsın ya da duvarı lekeye göre boyarsın
- Çoğu kimse gözleri kapalıyken bakamayacağını zannederdi ama aslında bakılabilirdi gözler kapalıyken. Gözler açıkken sahibini kandırır, önemsiz şeyleri de gösterirlerdi. Ama gözünü kapayan sadece önemli şeyleri görürdü.