- Ne yapacağız Büyük Barrymore?
Sendeleyeceğiz
Ne yapmalıyız iddiasız rahip?
Kalbini temiz tut - yeşilin en güzel tonunda okuyup bitirmiştim..
- Bu da açıklaması olmayan şeylerden biri işte. Çünkü herhangi bir beklentiniz olmaksızın daldığınız bir tören bu. Düşüncelere dalıp giden biri, omzunda bir el hissedip aniden durmak zorunda kaldığında, kendini çok, çok uzaklara savrulmuş halde bulabilir...
- "Çocukken ne mutluyuzdur. Işık, mantığın sesiyle nasıl da körelir. Bu hayatta taşı düşmüş yüzükler gibi dolanıyoruz..."
- Hep bir kitap yazacağımı hayal etmişimdir; kısacık da olsa, insanı kendi dünyasından çekip alacak, ölçülüp biçilemeyen, hatta sonradan hatırlanamayan bir diyara taşıyacaktı. Pek çok şey hayal ederdim. Mesela pırıl pırıl parlayacağımı... İyi biri olacağımı. Bir dağın doruğunda, gözlerden ırak, bulutlar arasında oturup dünyayı döndüren tekerleği çevireceğimi... Biraz olsun etkim olacağını, bir işe yarayacağımı.
- Yaratılışın tüm öyküsü sanki gökyüzüne çizilmiş gibiydi. Diğer çocukların kahkahalarından uzaklaşır, ustalaşmayı arzu ettiğim durgunluğun ve sessizliğin içine çekilirdim. Burada bir tohumu oluşurken, ya da bir ruhu mendil gibi katlanırken duyabilirdiniz.
- Hayalperestin tam olarak ne olduğundan emin değildim, ama kulağa önemli bir görev gibi geliyordu; tam bana göre işti yani.
- Hayalperestlerin o uykulu çayırdaki imgesi, benim de uykumu getirirdi. Sıra dışı bir görevle aralarında dolanırdım -dikenlere taşlara basa basa... Görevim, bir tutam yün gibi uçuşan düşünceleri rüzgârın pençesinden kurtarmaktı.
- Çocuk aklı, alna kondurulan öpücük gibidir; kabule açık, ama ilgisiz. Katlı doğum günü pastasının üzerindeki balerin gibi döner durur; hem zehirli, hem tatlı...
- Sıradan karşısında hayrete düşen çocuk, uğraşmaksızın bilinmeyene doğru ilerler, ta ki çıplaklık onu korkutup utandırana kadar; o zaman biraz örtünmek ister, düzen arar. Bir an için her şeyi tüm çıplaklığıyla görür, eler, toplar, gerçeklerden yapılma çılgın bir yorgan örer. Vahşi, tene batan türden gerçeklerdir onlar; bildiğimiz gerçeklerle uzaktan yakından alakaları yok gibidir.