- Kadınlara güvenirsen, yoksul ölürsün. Erkeklere güvenirsen, erken ölürsün.
[WAFA VVAZZANI, Varoluşun Eşantiyonu] - Kellemi kaldırıp, kalabalığa gösterin. Çünkü ben buna değerim.
[Giyotinle idam edilen GEORGES DANTON'ın son sözü, 1759-1794] - Kadın karar verene, erkek anlayana dek ömür bitiyor.
- Baba olmak, insanın hayat hakkındaki fikirlerinin değişmesidir. Kızlar, henüz üç yaşındayken ellerine bir oyuncak bebek alarak anneliğe hazırlanıyorlar. Erkekler öyle değil. Bir adam çocuğu doğduktan sonra sersemleşir, aptala döner. Bu kaçınılmazdır. Çocuk, babasının dünyasını yönetmeye başlar ve onun hareket kabiliyetini kısıtlar. Hayatın, bebeğin minik ellerindedir...
- Bizim kuşağın ebeveynleri, çocuklarının okuyup büyük adam olmasını isterlerdi. Biz ise çocuklarımızın süper kahraman olmasını istiyoruz. Öte yandan, onların üzerine titriyoruz. Sokağa çıkmalarına izin vermiyoruz. Prizlere otomatik kapak, dolaplara, otomobil kapılarına kilit uyduruyoruz. Emniyet kemerleri evreninde yetişen çocuk, sahiden güçlü olabilir mi?
- Sabah yataktan kalkarken uyanmayı unutmuş kalabalık, görünmez bir süpürgeyle bir o yana bir bu yana sürükleniyordu...
- Sanırım, annelik de babalık da asla hakkıyla yerine getirilemeyecek görevler: Mission İmpossible. Hakikatleri budalalığımızın verdiği enerjiyle abartıyoruz. Çocuklarla ilişkimizde içtenliğin kar etmeyeceğini sanıyoruz. Çünkü nasıl ki kendimizi tanımıyorsak, haddimizi bilmiyorsak, bilincimizin çarkları oksitlenmişse; dilimiz dua ederken bile yalandan başka şeye dönmüyorsa... çocuklarımızı da sevmekten aciziz. Körkütük köleliğimizi ve / ya da uçsuz bucaksız vurdumduymazlığımızı onlara dikte ediyoruz. Dolayısıyla her çocuk, bir anne-babaya ait olmanın bedelini ödüyor. Ya da yetişkinler tarafından kuşatılmaktan kaynaklanan travmayı yaşıyor.
- "Eğer beni vaktiyle neden sevdiğini anlamaya çalışıyorsan, gerekçeleri bulduğunda sevgini kaybedebilirsin."
"Niye?"
"Çünkü duygular izahlarla paketlenip etiketlendiklerinde ölürler." - ...''Buz kesmiş çimlerde sırt üstü yatıyordum. Uzaydan görülebilecek büyüklükte bir kan lekesinin ortasında. Etraf ıssızlaşmıştı.Uçuşan kar taneleri patlamış mısır iriliğindeydi. Araba çarpmış bir kardan adama benziyordum.''...
- Dürüstlüğü ancak en kavi hile namına,sadakati zinhar en tesirli ihanet uğruna, dostluğu bilhassa en kesif riya hatırına benimseyen güruh benim eserim olacaktı.