- Sevgi, insana zarar veren bir hatadır; işbirlikçisi, yani umutsa tehlikeli bir yanılsama...
- "Hep kuzeyı gösteren pusula ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da mutlaka bir kadını işaret eder. Her zaman. Bunu aklından çıkarma, Meryem."
- Ama bazen, ancak yasayip bitirdikten sonra yasamin bir amaci oldugunu fark edersin, bu da genellikle hic aklinda olmayan bir amactir.
- "Kilometrekareye binlerce trajedi düşüyor yahu."
- Ama oyun sadece erkek isimlerini kapsıyor.Çünkü kız olursa, Leyla hangi adı koyacağını biliyor.
- "Uçurtmayı senin için yakalamamı ister misin?"
Yutkunurken, âdemelması inip çıktı. Rüzgâr saçlarını karıştırdı. Başını evet anlamında salladığını gördüm.
"Senin için bin tane olsa yakalarım," dediğimi duydum.
Sonra döndüm, koşmaya başladım.
Yalnızca bir gülümsemeydi, hepsi bu. Her şeyi düzeltmiş değildi. Hiç bir şeyi düzeltmemişti. Belli belirsiz bir tebessüm. Minicik bir şey. Ormandaki bir yaprak; ansızın havalanan bir kuşun kıpırdattığı bir yaprak. - Seni de görüyorum, Meryem co. Seni özlüyorum. Sesini, kahkahanı özlüyorum. Sana kitap okumayı, seninle
balık tutmayı özlüyorum. Birlikte ne çok balık tuttuğumuzu hatırlıyor musun? Sen iyi bir evlattın, Meryem co;
ve ben seni bir kez olsun, utanç duymadan, pişmanlık duymadan anamıyorum. - "Güzel," dedi Baba, ama gözleri ikircikliydi artık. "Şimdi mollalar ne derse desin, yalnızca bir günah vardır, tek bir günah. O da hırsızlıktır. Onun dışındaki bütün günahlar, hırsızlığın bir çeşitlemesidir. Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- "Lütfen bizi rahat bırak, Ağa." dedi Hasan, düz bir sesle. Assef'e "Ağa" demişti; kısacık bir an, toplumsal sıralamadaki yerini beynine böylesine kazıyarak, onu bir an olsun aklından çıkarmayacak biçimde özümseyerek yaşamanın nasıl bir şey olduğunu merak ettim.
- Akrabalarım homurdanır, iç geçirir, gorlarken, ben bir sağa bir sola dönüp duruyordum. Doğruldum. Camdan içeriye üçgen biçiminde biir ayışığı huzmesi sızıyordu.
"Hasan'ın tecavüze uğramasını seyrettim." dedim. Baba uykusunda kıpırdandı. Kaka Hümayün homurdandı. Bir parçam, birinin uyanmasını, duymasını istiyordu, böylece ömrümün sonuna kadar bu yalanla yaşamak zorunda kalmayacaktım. Ama kimse uyanmadı; bunu izleyen sessizlikte; yeni lanetimin ne olduğunu anladım: Bu suç yanıma kalacaktı.