Her şeyi görüp dinliyorsun ve insan davranışlarındaki kalıpları anlıyorsun.

Hiçbir şey söylemeden durmanın ne kadar zor olduğunu bilir misiniz? Her bir hücreniz tam tersini yapmak için yanıp tutuşuyorken bu ne kadar da zordur.

.. Asla durma, sakın bir yerlerde takılı kalma. ... Beni o kadar da sık düşünme. Seni sulu gözlü bir şekilde hatırlamak istemiyorum. Sadece yaşa. Sadece yaşa. Sevgiyle, Will

Bu kıza Will ile benim birbirimiz için ne ifade ettiğimizi nasıl açıklayabilirdim? Bu dünyada hiç kimsenin beni onun gibi anlamadığını ve asla anlamayacağını hissettigimi ona nasıl anlatabilirdim? Onu kaybetmenin benim için içimdeki bir kurşun deliği gibi acı dolu , devamlı bir hatırlatıcı olduğunu , asla dolduramayacağım bir boşluğu taşıdığımı nasıl anlayabilirdi ?

Will'in yanındayken asla ne dediğimi düşünmek zorunda kalmamıştım. Onunla konuşmak nefes almak kadar zahmetsiz bir şeydi . Şimdiyse konuşup kendim hakkında hiçbir şey söylememek konusunda uzman olmuştum .

Çünkü bütün dünya karşında dursa bile eğer annen arkandaysa sana bir şey olmazdı. İçinde derinlerde bir yerde, sevildiğini bilirdin. Sevilmeyi hak ettiğini bilirdin.

Çocuğun etrafına sevgiden bir koza örecekti.

"... yine de yanlış bir şey yaptığım hissine kapılıyorum." "Sen... yanlış bir şey yapmadın," diye kekeledi Jess. Bay Nicholls bir dakika boyunca onu inceledi. "Şimdi bu, bir kadının yok bir şey deyip de aslında çok büyük bir şey yaptığımı ve benim tahmin etmem gerektiğini kastettiği zamanlar gibi bir durum mu? Sonra tahmin edemezsem hakikaten öfkeden deliye mi döneceksin?"

Ancak en mutsuz çocuğun kadar mutlusundur.

Karşınızdaki insanla olan ilişkinizde en önemli şey güvendir.