- Tutku! Tutku yalnız şiirde, sahnede güzeldir. Orada aktörler, hançerlerle, geniş mantolara bürünüp gezerler, öldürenler ölenlerle birlikte gidip akşam yemeği yerler...
- Artık yaşayacak, çalışacak, hayatı sevecek ve ona dua edecekti. Bir insanı yeniden hayata kavuşturmak!
Bunun yanında bir doktorun umutsuz bir hastayı kurtarması kaç para ederdi? - Aşk komedyasında veya tragedyasında iki oyuncu vardır; hemen her zaman biri ezer, biri ezilir. Ezen rolünde bulunan her kadın gibi ama ondan daha az, daha bilinçsiz olarak, Olga bu kedi fare oyunundan kendini yoksun bırakmıyordu. Bazen bir duygu içinden yıldırım gibi dışarı çıkmak istiyor, fakat hemen kendini tutuyor, içine kapanıyordu. Oblomov'u kendi haline bıraktığı zaman hiçbir adım atamayacağını bildiği için onu hep yürütmeye çalışıyordu.
- İnsan ne için yaşadığını bilmezse günü gününe yaşamakla kalıyor. Günün geçmesini, gecenin gelmesini beklemekten başka zevki olmuyor. Bugün nasıl yaşadım, sorusuna cevap vermeden uykuya dalıyor, ertesi gün yine aynı hayat.
- Garip değil mi, acı da, sevinç de insanda aynı etkiyi yapıyor; soluğumuz kesiliyor, insanın ağlayası geliyor. Ağlasam belki rahatlarım; tıpkı büyük acılarda olduğu gibi...
- Siz sevginizi her gün yeniden hissetmek istiyorsunuz:Sevmekle aşık olmak arasındaki fark bu olsa gerek.
- İçini dökmek mutluluğun temelidir, insanın kalbinden geçen hiçbir şey dostundan saklı kalmamalı.
- Her ne kadar aşkın ele avuca sığmaz bir şey, insanı durup dururken hasta eden bir illet olduğu söylense de onun kendine göre nedenleri ve kanunları vardır. Bu kanunlar henüz layıkıyla incelenememiştir. Çünkü aşka düşen bir insanın kendi ruhunda filizlenen bu duyguyu, gözlerini bağlayan büyüyü, bir bilgin gözüyle izlemeye vakti yoktur. Kalbinin ne zaman ve nasıl hızla çarpmaya başladığını, nasıl birdenbire kendini feda edebilecek kadar güçlü bir bağla bağlandığını, nasıl kendini unutup sevgisiyle bir olduğunu, zekasının nasıl uyuştuğunu ya da alabildiğine inceldiğini, iradesinin, düşüncesinin nasıl esir olduğunu, dizlerinin nasıl titrediğini, ateşinin nasıl yükselip gözlerinin nasıl yaşla dolduğunu göremez...
- Dostluk genç bir kadınla genç bir erkek arasında aşk olmadığı zaman ya da ihtiyarlar arasında bir aşk anısına dönüştüğü zaman iyi bir şeydir. Bir yanda dostluk, diğer yanda aşk olunca felakettir.
- Hatıralar mutlu bir hayatın hatıraları olursa güzeldir, güç kapanmış yaraları hatırlatırsa acıdır.