- Kendini yücelten alçalır, kendini alçaltan yücelir.
- Kapa gözlerini ve dinle sakî, bir İstanbul lalesinin çığlıklarını duyuyor musun? İstanbul'a çıkmayan bir lale yolu, laleye çıkmayan bir İstanbul kadar kayıptır, yitiktir. Rüzgarları toplayan hüzünler aşklar yoksa İstanbul bahçelerinde ve bir kabir başında ışıklar yas tutar gibi laleler ağlar seher vakitlerinde.
- Ölüme bu kadar takılıp kalma oğul! İnsanlar ölmek için doğuyor.Zaman bir bezirgan,ölüm alır,ölüm satar.Gecede ve gündüzde , gençte ve yaşlıda , iyide ve kötüde hep budur yaptığı.İnsan gaflete kapılıp zamanı öldürdüğü için yapar bunu.Bir intikam alır gibi.Ve zamanlar öldükçe ölümün zamanı gelir.Kaçışı olmayan,kurtuluşu bulunmayan andır o.Bir yerde susmak gibi;bir yerde konuşmak kadar ...Ebedi hakikatin ta kendisidir ölüm.Her başa gelecek ve tek başına olacak.
- "Çok şeye sahip olmayı değil, az şeye ihtiyaç duymayı istemeliyiz."
- "Sevğinin karşılıklı oturup birbirimizin yüzüne bakmak olmadığını, bilakis yan yana oturup aynı noktada ortak bir hedefe bakmak olduğunu anladım."
- Aşk, sevilen için bir hiç ise de, seven için heptir.
- Bir kerre dokunsan teline saz-ı derunun
Bin türlü nevazişle düzelmez bozulunca*
*(Gönül sazının teline hata ile bir dokunmaya gör;eğer bozulursa artık bin defa tamire kalkışsan yine düzelmez...) - Ellerim titredi, gözlerim yüzüne bakamaz oldu.Güneşe bakılabilir mi?
- Olacak olan olur, beklenen gelir.Bugün doğan yarın elbet ölür.
- Öte yanda Leyla vardı, aşkını anlatmasına törenin engel olduğu, sevdiğini söylemeyi ar edinmiş, geleneklerin tutsağı.