- "Geçip gitmede ömür...Umutlar hep yarın, yarın, yarın! Tükenen zamanı dolduruyor hep kuru kavgalar, boş didişmeler, faydasız gürültüler...Aklını başına al kardeş! Günü, bugün say; ölüm ki kaşla göz arasında; ölüm ki dudakla söz arasındadır..."
- Sen beni sevdiğin, ben de seni sevdiğim için aramızda bir dünya yaratıldı. Ben de sen de bu dünyadaki her şeyi sevdik; her şey de bizi sevdi. Tıpkı âlemdeki her şeyin Allah'ı sevmesi gibi.
- Yunus! dedi, parmağını kalbimin üzerinde gezdirerek,
"Burası kalbinin en değerli yeridir. Burada siyah bir nokta vardır,Canın canı, sevenin canı buradadır.O nokta, yoğun bir damla kandan ibarettir. Adına 'Süveyda' yahut 'Sevda' derler. Siyaha çalan rengi yüzündendir bu isim.
Çünkü sevda, kara talih içinde, o kara kan damlasında büyür.
Bütün tecelli denizleri, aşk fırtınaları, işte o bir damla kanda dalgalanıp çırpınır.
Aşırı sevgi bu damlayı tahrip edip dağıtırsa,parçaları bütün vücuda dağılır.
Aşk işte bu dağılmanın adıdır. Aşık ne yaptığını bilmez olur. - Hiç benim bulunduğum yerden daha kederli bir âleme doğdun mu sen; hiç aşkta altüst olmuş bencileyin bir firkatzede üzerine parladın mı? diye sitem ediyorum bazen... Velhasıl günlerce ve gecelerce güneşlere ve aylara durmadan ve dinlenmeden seni soruyorum, hâlâ bir haberini alamayışımı şikâyetle söylüyor, anlatıyorum. Senin beni unutma ihtimalini hatırlayıp çıldırıyorum bazı günler ve bazı geceler yüzünü eskisi gibi hayal edemeyeceğimden korkup kahroluyorum. Sonra tevbeler ediyorum. Seni unutma ihtimalini düşündüğüm için. Bu kitapta beni en çok düşündüren satırlardı her okuduğumda farklı bir düşünce oluştu güzeldi..
- Hiç benim bulunduğum yerden daha kederli bir âleme doğdun mu sen; hiç aşkta altüst olmuş bencileyin bir firkatzede üzerine parladın mı? diye sitem ediyorum bazen... Velhasıl günlerce ve gecelerce güneşlere ve aylara durmadan ve dinlenmeden seni soruyorum, hâlâ bir haberini alamayışımı şikâyetle söylüyor, anlatıyorum. Senin beni unutma ihtimalini hatırlayıp çıldırıyorum bazı günler ve bazı geceler yüzünü eskisi gibi hayal edemeyeceğimden korkup kahroluyorum. Sonra tevbeler ediyorum. Seni unutma ihtimalini düşündüğüm için.
- ask, asigin gonul topraginda filizlenecek bir sarmasiktir
- ask, asigin gonul topraginda filizlenecek bir sarmasiktir
- Ezel bezmi öyle bir meclis idi ki,orada yan yana olanlar,yakın olanlar,birbirlerini görenler,birbirleriyle konuşanlar;bu dünyaya geldiklerinde de birbirleriyle yan yana ve yakın olurlar;buluşur ve ya konuşurlar.İnsanlar arasındaki çağ farkları,uzaklık ve yakınlıklar ile biğanelik ve aşinalığın temeli işte o ezel gününe dayanır.Bu durumda dünya,ezelde kader olarak yazılanın vuku bulduğu(kaza) bir duraktır;o kadar.Bu durakta aşkın ve aşığın nasibi de ezel günündeki durumuyla bağlantılı olarak bu dünyada görünürlük ve yaşanırlık kazanır.
- Ezel bezmi öyle bir meclis idi ki, orada yan yana olanlar, yakın olanlar, birbirlerini görenler, birbirleriyle konuşanlar; bu dünyaya geldiklerinde de birbirleriyle yan yana ve yakın olurlar; buluşur ve ya konuşurlar. İnsanlar arasındaki çağ farkları, uzaklık ve yakınlıklar ile biğanelik ve aşinalığın temeli işte o ezel gününe dayanır. Bu durumda dünya, ezelde kader olarak yazılanın vuku bulduğu (kaza) bir duraktır; o kadar. Bu durakta aşkın ve aşığın nasibi de ezel günündeki durumuyla bağlantılı olarak bu dünyada görünürlük ve yaşanırlık kazanır.
- Yüce tanrım! Ya ona azıcık merhamet ver, ya bana çokça dayanma gücü. Ya bendeki sevginin birazını ona ver; ya ondaki vurdumduymazlığın birazını bana. Tanrım! ya onu bana ver, ya beni ona...