- Ele geçirmiş çocuk meleğin tarifini. (42)
- Kuştur yalnızca göğün ucu bucağı. (43)
- Temiz hava diyordu doktorlar, illa temiz hava Gülmüştüm bense ormancının verem olduğunu duyduğumda. (46)
- ''Ben ahlakın beğendim.. Cemalinde gözüm yok.''İşte bu anlayıştan, doksan altmış-doksan'a nasıl gelindi..?
- Dede ve babalarımız "bugünlere şükür" derdi. Biz ve çocuklarımız ise "yarınlar bizimdir " diyoruz. Artık bu ne demekse..?
- Öncelikle, cüzdanımızı değilde, insan tarafımızı kuvvetlendirmek zorundayız. İnsan tarafımızı kuvvetlendirmenin birinci yolu, insana yakışan işler seçimler yapmaktır. Mesela okumak, edebiyatla ilgilenmek, suya ve yeşile bakmak...
- Çünkü dürüst olmak, ahmak olmakla eşdeğer hale geldi. Böylelerine "biraz kafanı çalıştır" diye nasihatler ediyorlar. Kafanı çalıştır; yani dişlerini, mideni ve sindirim sistemini... Kalpten ne haber..? Sana kalpten soruyorlar...
- Mesela bir kitabın ne anlattığı değil, kaç sattığı daha önemli bir hale geldi..
- Sözlerimiz, amellerimizden sayılmıyor mu? (11)
- Yahya Kemal, sohbetlerinden birinde şöyle diyor: 'Bizim milletin arslan kalbi var. Fakat fethettiği diyar büyük, herkesi kucaklayamamış.' (Yahya Kemal'in Dünyası, sayfa 42) Son kelimeye bir harf daha ekleyip tekrar edelim: Kucaklamak yerine, kucaklaşmak. Bunu başaramadık. (12)