- Asıl başarısız insan, büyük işleri gerçekleştiremeyen değil, bunu kim başarmıştır ki bir yuva kurmak, bir dostluğu, bir kadınla mutlu bir ilişkiyi sürdürmek, ekmek parasını kazanmak gibi küçük şeylerde başarısızlık gösteren insandır. Başarısızlığın en acısı budur.
- Zaferin tadını çıkarabilmemiz için ölülerin dirilmesi, yaşlıların gençleşmesi, uzaktaki dostlarımızın dönmesi gerekir. Biz bunun düşünü dar bir çevrede, bizim için bütün dünya sayılan bildik yüzler arasında kurmuştuk; şimdi büyüdüğümüze göre, yaptıklarımızın ve söylediklerimizin gene bu yüzlerde yansımasını isteriz. Oysa onlar yaşlanmış, ölmüş, kayıplara karışmışlardır. Bir daha dönmemecesine. Bu durumda umutsuzca çevremize bakar, bizi yalnız bırakan, ama bizi seven, yaptıklarımıza hayranlık duyacak olan bu küçük dünyayı yeniden yaratmaya çalışırız. Ama böyle bir dünya yoktur artık.
- Bir şeye bağlanmış olmanın, sorumluluklar yüklenmenin beni mutlu kılacağı karşılığını vermek, anlamsız bir şey söylemek değil mi, insan isterse, her zaman sorumluluk yüklenebileceğine göre?
- There is no excellent beauty that hath not some strangeness....
- Bir deli yeniden akli dengesini kazanabilir, ama hayalcinin yeryüzünden kopmak dışında yapacağı bir şey yoktur. Delinin düşmanları vardır. Hayalcinin kendisinden başka bir şeyi yoktur!...
- Her şeyden önce, unutma ki sevişmek gibi bir şeydir şiir yazmak; duyduğu tadın paylaşılıp paylaşılmadığını hiç bilemez insan.
- Bir daha yalnız sana bağlı olmayan şeyleri ciddiye alma; aşk, dostluk, ün gibi.
- Genç bir insan -çekingenlik yüzünden- kuşkulu davranma eğiliminde olsa bile, başkalarıyla dostça ilişkiler kurmanın ona istediği her şeyi sağlayacağı gibi çocukça bir güven duygusuna sahiptir -ama böyle bir dostluğu kuramadığı için bu durum canını daha da çok sıkar. Olgun bir insan ise, tersine, kurabildiği dostlukları serinkanlılıkla değerlendirir, ama iç huzurunu bunlara dayandırmayı aklından geçirmez.
- Tutku, gerçekleri çarpıtma, kendinden hoşnut olma, huzur gibi ruhsal alışkanlıklar içinde sonuncusunun kalıcı oluşu ne iyi. Yeniden kavuşacağım huzura.
- Gerçeklik insanın şu ya da bu şekilde içinde bir bitki gibi yaşadığı ve yaşayacağı bir zindandır. Bunun dışındaki her şey -düşünce, eylem- sadece düşünsel ya da fiziksel bir oyalanmadır. Öyleyse önemli olan, bu gerçeklikle yüz yüze gelebilmektir. Bundan ötesi önemsizdir. Bir zamanlar olduğun gibi yalnızsan, yüksek sesle düşünerek oyalanmanın keyfini bile süremezsin, sadece bir ağaç gibi yaşamanın dışında bir şey yapamazsın. (Bir daha söylüyorum) dram burada işte: Yüksek sesle düşünmekten kaçın; hayata bir oyalanma gözüyle bakmaktan vazgeç; bunun ötesindeki her şeyin acısını çek sessizce; ve gerçekliğe karşı öfkelenerek yücel. Herkesten kopup ayrılmak her insanın elinde olan bir şeydir.