....Deniz henüz beş yaşında. Verandaya kurulm - AlıntıSöz

....Deniz henüz beş yaşında. Verandaya kurulmuş sofranın etrafında hoplayıp zıplayarak,annesiyle babasının kahvaltıya inmelerine bekliyor. Kevser,mutfakla veranda arasında gidip gelmekten yorgun düşmüş,yetmezmiş gibi bir yandan da Deniz'in yaramazlıklarını göğüslemeye çabalıyor.Dili de durmuyor yumurcağın;soru üstüne soru sorarak bunaltıyor kadıncağızı. ''Kevser Teyze,neden bu peynir sarı da öteki beyaz?'' ''Sarı olanı kaşar peyniri,diğeri de beyaz peyniri.'' ''Ya zeytinler?Şunun adı ne?'' ''Yeşil zeytin o.'' ''Rengi yeşil değil ama.'' ''Kalınca kızarmış biraz,toplanırken yeşildi. '' ''Ya diğeri? Siyah olanı? O ne renkmiş toplanırken ?'' Sabrı taşıyor Kevser'in. ''Çürümüş zeytin o!'' deyiveriyor. ''Çürümüş mü?''derken gözleri büyüyor Deniz'in. ''Evet.Bekleye bekleye çürümüş,kararmış,simsiyah olmuş...'' O günden sonra siyah zeytini ağzına koymamış Deniz.Pizzanın üstündeki,salatanın içindeki küçük zeytin dilimlerini bile titizlikle ayıklamış.Nehir'i bile şaşırtmış bu sıradışı titizliğiyle. ''Neden sen hiç siyah zeytin yemiyorsun Deniz?'' ''Yiyemem aşkım...Çürümüş zeytin o!''

Diğer Canan Tan Sözleri ve Alıntıları