- Bir gün geçecek, diye kendi kendimi oyalamak istemiyorum artık. Asla geçmeyecek. Şeytanlarımla yaşamayı öğrenmeliyim.
- Geçmişe dönüp eski yaraları kanatmak kolay da değildi şart da değildi. Bu ancak şimdiyi daha iyi anlayabilmek için yapılırsa bir anlam taşıyabilirdi.
- Nefret insanı yorar.
- Ölümden korkuyorum, ama hayatımı boşa harcamaktan daha çok korkuyorum. Aşktan korkuyorum; çünkü aşk bizim kavrama gücümüzün dışındaki şeyleri içeriyor; müthiş bir parıltı saçıyor, ama aynı zamanda yaydığı gölge beni korkutuyor.
- Kuşkulanmaktan hiç vazgeçme. Kuşku duymayı bırakırsan artık ilerlemiyorsun demektir.
- Becerebilsem, "talih" ve "rastlantı" sözcükleri üzerine büyük bir ansiklopedi yazardım. Evrensel Dil bu sözcüklerle yazılır.
- Kim olursan ol, ne yaparsan yap bütün yüreğinle gerçekten bir şey istediğin zaman evrenin ruhunda bu istek oluşur. Bu senin yeryüzündeki özel görevindir.
- Aşkın, bir erkeğin kendi Kişisel Menkibe'sinin peşinden gitmesine engel olmadığını anlaman gerekiyor. Böyle bir şey söz konusu olduğu zaman bil ki Evrenin Dili'ni konuşan Aşk değildir bu, yani gerçek Aşk değildir.
- - Yüreğimizi neden dinlemeliyiz? diye sordu mola verdikleri akşam.
- Çünkü yüreğin neredeyse hazinen de oradadır.
- Yüreğim sıkıntılı, çalkantılı, dedi delikanlı. Düşler görüyor, heyecanlanıyor ve bir çöl kızına aşık. Bana bir yığın şey soruyor, çöl kızını düşündüğüm zaman, geceler ve gündüzler boyu beni uykusuz bırakıyor.
- Ne ala! Demek ki yüreğin canlı. Onun söylediklerini dinlemeye devam et. - Hevesle peşine düştüğümüz her şey -sevgi, iş, iman- yetişkinliğe ulaştığımızda ağır bir yüke dönüşür.
Bundan kurtulmanın tek yolu sevgiden geçer. Sevmek köleliği özgürlüğe dönüştürmektir.