- Yapmacıklık, ne şekilde olursa olsun en akıllı, en sağgörülü adamı bile kandırabilir; ama yapmacıklık ne kadar büyük bi ustalıkla gizlenirse gizlensin en kıt anlayışlı çocuk bile onu anlar ve tiksinir. [s.351]
- Tıpkı dünkü suçlu kadar tehlikeli bir yaratık," diye düşündü Nehlüdov, önünde olup itenleri izlerken.Onlar tehlikeli de bizler tehlikeli değil miyiz?.. Ben çapkının, ahlaksızın, yalancının biriyim ve benim nasıl biri olduğumu bildikleri halde benden nefret etmedikleri gibi, üstelik saygı gösterenlerin hepsi de öyle değil mi? Ancak bu çocuk bu salonda bulunan tüm insanlar içinde toplum açısından en tehlikelisi bile olsa yakalandığında akıllıca davranıp ne yapmak gerekirdi? (174)
- O, kötü çalışma koşulları, içki, sefahat yüzünden sağlığı bozulmuş, sersemlemiş ve rüyada gibi amaçsızca kentin sokaklarında dolaştığı ve ne olduğunu anlamadan bir ambara girip burada hiç kimsenin işine yaramayacak yollukları aldığı sırada bizler, bütün hali vakti yerinde, varsıl, okumuş insanlar, bu çocuğu bu duruma düşüren nedenleri ortadan kaldırmak için çaba harcayacağımıza sorunu bu çocuğu cezalandırarak çözme isteğindeyiz. Korkunç bir şey! Burada acımasızlığın mı, yoksa saçmalığın mı daha ağır bastığını bilemiyorsun.Ama galiba her ikisi de en son basamağına ulaşmış bulunuyor. (176)
- Eve döndükten sonra epeydir el sürmediği günlüğünü aldı, bazı yerlerini okudu ve şunları yazdı: "İki yıldır günlük yazmadım.Bu çocukça şeyi bir daha hiç elime almayacağımı sanıyordum.Oysa çocukça bir şey değil bu, insanın kendisiyle, her insanın içinde yaşayan ilahi ben'iyle konuşmasıdır. (183)
- Herkes sadece kendisi için , kendi zevkleri için yaşıyordu ve Tanrı'yla, iyilikle ilgili sözlerin hepsi birer aldatmacaydı.Dünyadaki her şey neden bu kadar kötü, insanlar neden durmadan birbirlerine bu kadar kötülük yapıyorlar, neden acı çektiriyorlar gibi sorular ortaya çıktığı zaman da bu konuları düşünmemek gerekiyordu.Canı mı sıkıldı, bir sigara yakıyor, bir kadeh içki içiyor ya da en iyisi bir erkekle sevişiyor ve her şeyi unutuyordu. (188)
- "Hayatımın, beni bekleyen, kaçınılmaz olan ölümün yok etmeyeceği bir anlamı var mı?"
- Yapılması gereken tek şey, hedefe doğru inatla yürümek, o zaman hedefime ulaşırım, -diye düşünüyordu Levin, -çalışmanın ve harcanan emeğin bir amacı olur.
- Tanrı?yı arayarak yaşadın mı, bir daha Tanrısız yaşayamazsın. Ve her zamankinden daha güçlü bir şekilde, içimdeki ve etrafımdaki her şey aydınlandı ve bu ışık beni bir daha terk etmedi. Böylelikle intihar etmekten kurtuldum
- Bunun yanında, insan bütün şahsi emellerini tatmin etmeye uygun bir çevrede bulunarak her türlü arzusuna nail olsa bile, sonuçta yine tecrübe ve muhakeme ona şunu gösterir: Şahsi zevkleri oluşturan her bir parça, onun kederlerini büyüten birer kötülükten başka bir şey değildir ve hayat meydanında ne kadar aşama katedilirse zevkler ile kederlerin birbirleriyle doğru orantılı şekilde artması da o kadar açık ve kesin biçimde hissedilir.
- Gözü olan bir kişi, her gördüğü şeyi tanır ve belirler. Körün bilebildiği ise çarptığı yerden ibarettir.