Alırdı bir şey, Dizi dizi. Geceden, Sabahtan, Sudan, Yavaşça Bizi...

Sen bir sözcuk sayma beni betiklerinden (yazılı şey, mektup) Çeker giderim bütün tümcelerden bütün dizelerden Boşluğum kalır Göklerden bin kat iri

Onlar yaşamalarını Ölümsüz yapıtlarıyla değistirdiler. Ben değiştirdim Kendimi seninle...

Kime seslenmek istiyorsun, Avaz avaz..? Seni dolduran şey, İncir çekirdeğini doldurmaz..!

Yeniden görene dek Saklarım seni Nerede bilir misin..? İki gözümde..

Beni düşünme dedindi ayrılırken. Düşünmüyorum ki, düşüncem sende kalmış...

Eskiden geceler daha karanlıktı Gündüz daha aydınlık. Yok şimdi vaktin sonsuzluğu Lambalarla hülyayı kaçırdık. Eskiden en büyük adamlar, Süslerdi iğne ucuyla dağlar gibi mezarları. Yok şimdi ki bizi perişan eder, Ölmek sabrı.

Ömrüm bir mısradır ki okuyan yanlış bulur.

Kinin, ölümün heykeli, Vücutta yaşayan bir mermer. Aşka, altın yarasaları vermekte, Defne dallarına akan çeşmeler. Sarılmalı, felaketine aklın, Başka hatıralar ki benzemez ilke. Selam olsun sana her vakit, Göğse hudut olmayan ülke

Ben öleceğim, kimse seyretmesin, Güneş ve düşünceler içinde. Soyunacağım elbiselerden ve hatıralardan, Bir semalar sessizliğinde. Asude ve mahzun ellerimle, Nasibimi bir kenara bırakıp. Eski şarkılar söylerken, Dağlarda ateşler yakıp. Kimse seyretmesin, aşk ve sonsuzluk, Garip mezarlıklar - arasından gideceğim. - Kokulu sularla yıkanarak Karanlıklarda zevk edeceğim.