- Güzelliğin her türlüsü, üstün bir gelişimdir; hassas ruhu gözyaşları ile harekete geçirir. Bu nedenle en yerinde şiirsel atmosfer, melankolidir.
- Söylediklerimizin yarattığı etkiler her zaman onlara verdiğimiz değerle orantılı değildir.
- ''Gerçekten de ne korkunç bir kuşku! Ama daha da korkuncu o akıbetle karşılaşmaktır. Hiç tereddüt etmeden, ölmeden gömülmek kadar hem fiziksel hem de ruhsal açıdan acı veren bir başka olay daha olamayacağını iddia edebiliriz. Akciğerlere yapılan dayanılmaz bir baskı... Rutubetli topraktan gelen boğucu koku... Bedeni saran kefen... Tabutun dar ve sert kucağı... Mutlak gecenin karanlığı... İnsanı deniz gibi boğan derin sessizlik... Görünmeyen ama hissedilen solucanlar... Bütün bunlara yukarıda havanın ve çimenin var olduğu düşüncesi, kaderimizden haberdar edebilsek bizi kurtarmak için uçup gelecek sevgili dostların hatıraları ve bu dostların asla akıbetimizden haberdar olmayacağı gerçeğini idrak etmek... En kötü kısmı da ölecek olduğumuzu bilmek eklenince, hâlâ çarpmaya devam eden kalbimize en cesurları bile irkilten berbat ve dayanılmaz bir korku salar. (Diri Diri Gömülüş)''
- " Baba," diye sordum " varoluşumun temel amacı nedir?" " Oğlum," diye yanıtladı "hala burunoloji üzerine çalışmaktır; ama Seçmenler Kurulu Üyesi' ni burnundan vurmakla hedefini şaşırdın. Zarif bir burnun var, orası öyle; ama ona bakarsan Bluddennuff' ın hiç burnu yok. Sen kınandın, o ise günün kahraman oldu. Kabul ediyorum, Fum-Fudge' da bir aslanın büyüklüğü burnuyla doğru orantılıdır ama Tanrı aşkına! Burnu olmayan bir aslanla kimse boy ölçüşemez.
- Sinirlerimin gerilmesine neden olan da, büzülüp kalmama neden olan da umuttu; işkenceye galip gelen umut, Engizisyon zindanlarında ölümü bekleyen mahkumların kulağına bile kurtuluşu fısıldayan umut.
- Dehşet ve felaket bütün çağlarda kol gezmiştir. Öyleyse, anlattığım öykü için bir tarih vermek ne işe yarar.
- "Bir düşün içinde bir düş mü? Gördüğümüz ve göründüğümüz"
- Dert türlü türlüdür. Sefaletinse şu yeryüzünde birçok biçimi var. Gökkuşağı gibi, engin ufku boydan boya kaplarken, renkleri bu yayın rengi gibi çok belirgin bir şekilde birbirlerinden ayırt edilir. Gökkuşağı gibi, engin ufku boydan boya kaplarken! Nasıl oluyor da güzellikten bir sevimsizlik, huzur vaadinden bir hüzün resmi çıkarıyorum? Ama ahlakbilimde kötülüğün iyiliğin sonucu olması gibi, gerçekte de neşeden hüzün doğar. Ya geçmişte kalmış mutluluğun anısı bugünün acısıdır ya da bugünkü ıstırapların kökeninde geçmişte yaşanmış olabilecek esrimeler vardır.
- Ama günlerin hüzün dolu olacak; hani şu, servinin ağaçların en dayanıklısı olması gibi, duyguların en uzun ömürlüsü olan hüzünle. Çünkü mutlu saatlerin sona erdi; insan, yılda iki defa devşirilen Paestum gülleri gibi, mutluluğu hayatında iki defa yakalayamaz. Artık zaman ile Teos'lu adamın oyununun oynayamayacaksın; mersin ver asmadan habersiz, Mekkeli Müslümanlar gibi her yerde kefenini sırtında taşıyacaksın.
- Sinirlerimi böyle geren ve bedenimin büzülüp geri çekilmesine yol açan şey umuttu -her türlü işkencenin üstesinden gelen umut- idam mahkumunun kulağına Engizisyon zindanlarında bile kurtuluşu fısıldayan umut.