Tülperdeyle camın arasında durup sokağa bakıyor yaşlı adam. Beyaz sakalı kesilmiş, başında siyah bir namaz takkesiyle. Karşıdan bakanların görmeleri için dışa doğru cama yapıştırılmış yarıbelden yukarı bir resim gibi. Arkasında ve geçmişinde hiç bir kimse yok gibi. Cama yapıştırılmış bir ihtiyarlık gibi. İnsanların yaşadığı bir programın dışarıya bakma saatında dışarıya bakması için camın önüne bırakılmış gibi. Ve ölümün bir sigara kağıdı gibi yakıp öbür dünyaya bile bir şeyini bırakmayacağı duygusunu yayan bu ihtiyara kendi camımın ortasına yapışmış dışa doğru bakarken onun da bana karşı aynı fakat belki sadece elli yıl önceki kelimelerle aynı duygu içinde donup kaldığını anladım. O cesaret etti yine de. Bu asırlık duygu kalıntısıyla kirecleşip kalıyordum. Yarı dönerek tülperdeyi içe doğru geçti, odanın içinde gölgelenip kayboldu. O zaman bütün pencereleri boşaldı otuz katlı bu gökdelenin.
Diğer Cahit Zarifoğlu Sözleri ve Alıntıları
- ve üstüm başım perişan benim
elim hayret kısa kamalarım kayıp
de şehit nefesini değdir üstüne ciğerimin - ''kalbinizi ve sesinizi yumuşatın.''
- Bir incelik gösterin,incinmesin yüreğim
- ve üstüm başım perişan benim
elim hayret kısa kamalarım kayıp
de şehit nefesini değdir üstüne ciğerimin - Vicdanen rahat olmamız yetmiyor. Başkalarının hakkımızda yanlış kanaatler edindiğini görmek üzüyor bizi.
- "BilmediÄŸim
ve
ne yapacağı belli olmayan
bir duyguyla
hırpalanıyorum boyuna.." - takdir-i ilahi deyip teselli bulmuşlar.elbet demişler gerekse bize bir yük taşıyan,ALLAH bir tane daha kısmet eder...
- Ve o zaman daha önce hiç bu kadar büyüğünü görmediğimi düşündüm: yanlızlığın.
- Umutsuzluk mu,yoksa ince derin bir ÅŸikayet mi?
Yoksa
Faaliyet içinde geçen gece ve gündüzlerimizin bizi bıraktığı anlarda kalbimizi eline geçiren ve henüz mahiyetini anlamadığımız melal mi? - Bir kalbiniz vardır onu tanıyınız.
Bir şehir kadar kalabalıktır bazıları
Bir dehliz kadar karanlıktır bazıları
KonuÅŸurlar
Ä°sterler
Susarlar