Meğerki ilkler, insanın hafızasında hiç silinmeyen izleriyle yaşarlarmış. Meğer ilkler, insanın kalbine bir tohum gibi düşer, orada filizlenip tomurcuklarını orada patlatır, en canhıraş renklerini yine orada seçer ve orada açabilirmiş.
Diğer Ahmed Günbay Yıldız Sözleri ve Alıntıları
- Vefa nasıl bir şeydi? Hâlâ İstanbul'daki malum semtin adından başka hiçbir anlam taşımıyor mu duygularınızda? İnanmıyorum artık ne aşka ne vefaya... Sebep ve sonuçlar yorumluyor yüreğimde, aşkı da vefayı da.
- 30 senedir doktorum. Dünyanın her tarafından bana gelen hastaların, hastalıklarının sebebi, insanların zayıflığı ve akidelerinin sarsıntılı olmasıdır. Ve bunlar imana dönmedikçe; şifa bulamazlar.
- Hastasına içkiyi yasak eden doktor,kendisini unutmak için içip kendi yazdığı reçeteyi yırttı...
- İnsanlardaki, kendisini esirgeyebilmek hasleti kendisi ile gelişmekte olan asalet duygularıdır. Bununla alay değil iftihar edilir...
- Neden sonra farkına varıyosun,
Etrafındaki korkunç ıssızlığın...
Yar olsun, dost olsun, ne arıyorsun?
Adresi belli mi vefasızlığın? - Ağlayan oyuncakların hikayesi hüzün verir insana. Düşünsene bir kalbe girmek, onu kazanıp, sonra da saray diye girdiğin o mekanı ateşe verip kaçmak..Sarayın yerinde bir kül yığını bırakmak!Ne kadar hazin değil mi?
- Gökler çökmedikçe toprak yarılmadıkça bu millet yaşayacaktır.Yeter ki içten bir kaynaşma olmasın.
- Dünya bir kişiye fazla, üç kişiye az.
- Madem ki yaşıyoruz, vakit geçmiş sayılmaz.
- Neden sonra farkına varıyosun,
Etrafındaki korkunç ıssızlığın...
Yar olsun, dost olsun, ne arıyorsun?
Adresi belli mi vefasızlığın?