Gülüyorlardı hepsi; büyüklüğün insanoğlun - AlıntıSöz

Gülüyorlardı hepsi; büyüklüğün insanoğluna yüklediği sorumlulukları, alçaklık ve ruh sefaleti adına reddediyorlardı; sağdılar, keyiflerince yiyor, içiyorlardı, üst tarafı vızgelirdi, dünyanın yarısının ağzına ederim, anasını satarım öbür yarısının! Gülüyorlardı. Büyüklüğün, gururlu bir açıl görüşlülükte bulduğu teselliyi reddediyorlardı, kendilerini acı çekme hakkından yoksun bırakıyorlardı; feci... Feci bile değil tarihî... Tarihî bile değil; bir avuç hayduttan başka bir şey değiliz biz, uğrumuzda gözyaşı dökmeye değmez; bu kadere adanmış. Hayır, değil, dünyada her şey bir rastlantıdır ancak. Gülüyorlardı; Kader'in, Anlamsızlık'ın çevrelerine ördüğü taş duvarlara çarparak çırpınıyorlardı; gülüyorlardı, kendilerini cezalandırmak için, kendilerini suçlarından yıkamak için, kendilerinden öç almak için gülüyorlardı. İnsanlıkdışı ve alabildiğine insan umutsuzluğun ötesinde ve umutsuzluğun kucağında; insanlar. Dudaklar bir kez daha kara ve korkunç yaraların pişmanlığıyla göğe açıldı; Nippert hâlâ uyuyordu, ağzı açık, bu ağız bir apaçık yaraydı aslında. Sonra gülmeler ağırlaştı, yoğunlaştı, sürüklendi, birkaç sıçramadan sonra kesildi, sustu. Tören bitmişti, barış kutsanmıştır. Onlar tarih önünde barıştan sonra'ydılar artık. Zaman usul usul akıyordu, güneşte ılınmış, tatlı, şifa verici bir iksir. Yeniden yaşamaya koyulmak gerekti.

Diğer Jean Paul Sartre Sözleri ve Alıntıları