Fırıl fırıl uçuşuyor düşünceler. Nicedir kendimi uyduramadığım durumlara yakışan bu, kuşkusuz. Gelgelelim hızdan mıdır nedir, bir türlü yakalayıp düzene sokamıyordum tek tek düşünceleri. Ne öncül, ne sonuç, - benden bağımsız, fırıl fırıl vınlıyor sözüm ona düşünceler. Tam yakalayıp yere indireceğim an, ünlemlere, sorulara dönüşüveriyor önermeler.
Diğer Nermi Uygur Sözleri ve Alıntıları
- Vermek katmaktır, başkasına katarken özümüze katmaktır. Katmaksa, duran bir varlığa bir şey eklemek değil, o varlığı değiştirmektir. Ancak bu anlamda veren kendini aşar.
- Vermek katmaktır, başkasına katarken özümüze katmaktır. Katmaksa, duran bir varlığa bir şey eklemek değil, o varlığı değiştirmektir. Ancak bu anlamda veren kendini aşar.
- Dörtyana sözümona bilgelikler savurmak başka şey, eli ayağı düzgün bir yaşama-felsefesi ortaya koymak başka şey.
- Çalım için dağa çıkmak, - çalım için yazıp çizmek. Çıkılmasa da, yazılmasa da olur.
- Az çabayla çok bilmek - dönüp dolaşıp böyle tanımlanıyor düşünme ekonomisi. Açıklamalarını yalın tutacaksın, her yönüyle evrenin yapısı yalındır da ondan; bunu yaptın mı düşünce-ekonomisine uyuyorsun demektir; her çeşit bilmede, her çeşit kültür dalında geçerli bir ilkedir bu.
- Düşünmek: herkesin yürüdüğü yollardan başka yollarda yürüme yürekliliği göstermeyi gerektirir. O yollar dönüp dolaşıp herkesin gittiği yola götürse bile, hazır yolların sürüyle yolcusu ile kendi yolunu açan tek yolcu arasında büyük ayrılıklar vardır.
- Gelip geçici olanı sevmemek yaşamdan kaçmaktır.
- Belki de en "akıllıca" şey, akıl olmaktan çıkıp sezgiye dönüşmek, başkalaşmak, düpedüz akıldan vazgeçerek daha yüksek bir akla ulaşmaktır.
- Doğa en ilk öğretmen: coşmayı, alçakgönüllülüğü, unutmayı, anımsamayı, güvenmeyi, azla yetinmeyi, dürüstlüğü, bağlanmayı, aldırışsızlığı, beklemeyi, sevmeyi - daha nice nice şeyi, isterse doğadan öğrenebilir insan. Nice "kötülükler" iyilik doğada.
- İşte her çeşit zorbalığın özü, özeti: "Tüm evreni sen de benim gördüğüm gibi göreceksin!"