Burjuvazi, tüm üretim araçlarının hızla gelişmesi, ulaşım ve iletişimin büyük ölçüde kolaylaşması sonucunda, tüm ulusları, dahası en barbarlarını bile uygarlığın bağrına çekmektedir. Malların ucuz fiyatları, burjuvazinin tekmil Çin Seddi?ni yerle bir ettiği ve barbarların yabancılara karşı inatla besledikleri nefreti dize getirdiği ağır toplardır. Burjuvazi, tüm ulusları yok olup gitmemek için burjuva üretim biçimini benimsemeye zorlamakta; onları kendisinin uygarlık adını verdiği şeyi kabullenmek, yani burjuvalaşmak zorunda bırakmaktadır. Sözün kısası, burjuvazi kendi suretinde bir dünya yaratmaktadır. Burjuvazi, köyleri kentlerin egemenliği altına sokmuştur. Çok büyük kentler yaratmış, kentlerin nüfusunu kırsal nüfusa oranla büyük ölçüde artırmış, böylece nüfusun hiç de azımsanmayacak bir bölümünü kırsal yaşamın miskinliğinden kurtarmıştır. Tıpkı köyleri kentlere bağımlı kıldığı gibi, barbar ve yarı barbar ülkeleri uygar 25 ülkelere, köylü ulusları burjuva uluslara, Doğu?yu da Batı?ya bağımlı kılmıştır
Diğer Friedrich Engels Sözleri ve Alıntıları
- Özgür insan ile köle, patrisyen ile pleb, feodal bey ile serf, lanca ustası ile kalfa, kısaca, ezen ile ezilen birbirleriyle sürekli karşı karşıya gelmişler, kesintisiz, kimi zaman üstü örtülü, kimi zaman açık bir mücadele, her defasında ya toplumun tümüyle devrimci bir yeniden kuruluşuyla, ya da çatışan sınıfların birlikte çöküşü ile sonuçlanan bir mücadele sürdürmüşlerdir.
- Özgür insan ile köle, patrisyen ile pleb, feodal bey ile serf, lanca ustası ile kalfa, kısaca, ezen ile ezilen birbirleriyle sürekli karşı karşıya gelmişler, kesintisiz, kimi zaman üstü örtülü, kimi zaman açık bir mücadele, her defasında ya toplumun tümüyle devrimci bir yeniden kuruluşuyla, ya da çatışan sınıfların birlikte çöküşü ile sonuçlanan bir mücadele sürdürmüşlerdir.
- Özgür insan ile köle, patrisyen ile pleb, feodal bey ile serf, lanca ustası ile kalfa, kısaca, ezen ile ezilen birbirleriyle sürekli karşı karşıya gelmişler, kesintisiz, kimi zaman üstü örtülü, kimi zaman açık bir mücadele, her defasında ya toplumun tümüyle devrimci bir yeniden kuruluşuyla, ya da çatışan sınıfların birlikte çöküşü ile sonuçlanan bir mücadele sürdürmüşlerdir.
- Özgür insan ile köle, patrisyen ile pleb, feodal bey ile serf, lanca ustası ile kalfa, kısaca, ezen ile ezilen birbirleriyle sürekli karşı karşıya gelmişler, kesintisiz, kimi zaman üstü örtülü, kimi zaman açık bir mücadele, her defasında ya toplumun tümüyle devrimci bir yeniden kuruluşuyla, ya da çatışan sınıfların birlikte çöküşü ile sonuçlanan bir mücadele sürdürmüşlerdir.
- Proleterya çeşitli gelişme aşamalarından geçer. Doğmasıyla birlikte, burjuvaziye karşı mücadelesi de başlar.
- Bugüne kadarki bütün toplumlar, görmüş olduğumuz gibi, ezen ve ezilen sınıfların karşıtlığı üzerine dayandırılmıştır. Ama bir sınıfı ezebilmek için, ona hiç değilse kendi kölece varlığını sürdürebileceği koşulların sağlanması gerekir.
- Her şeyden önce, burjuvazinin ürettiği, kendi mezar kazıcılarıdır. Kendisinin devrilmesi ve proleteryanın zaferi aynı ölçüde kaçınılmazdır.
- Her şeyden önce, burjuvazinin ürettiği, kendi mezar kazıcılarıdır. Kendisinin devrilmesi ve proleteryanın zaferi aynı ölçüde kaçınılmazdır.
- Komünizm kimseyi toplumun ürünlerini mülk edinme gücünden yoksun bırakmaz; yalnızca bu mülk edinme aracılığıyla, başkalarının emeğini boyunduruk altına alma gücünden yoksun bırakır.
- Bireyin bir başkası tarafından sömürülmesine son verildiği ölçüde, bir ulusun bir başkası tarafından sömürülmesine de son verilmiş olacaktır.
Ulus içindeki sınıflararası karşıtlığın kalkması ölçüsünde ulusların birbirlerine düşmanlığı da son bulacaktır.