"Erkekler onların güzel olmalarını isterlerse güzel olacaklardı. Erkekler onların irade ve karakter sahibi gibi görünmelerini isterlerse, böyle bir görünüm sergileyeceklerdi ama bu sadece rol icabı olacaktı. Erkekler onların özgür ve bağımsız, hatta erkeksi görünmelerini isterlerse bunların taklidini yapacaklardı. Ama erkeklerin yapamadıkları, asla başaramadıkları şey ise, bu körü körüne itaate son vermek ve kadınların erkekleri yadsıyarak itaatsizlik etmelerine sebep olmaktı. Bu insan ırkının bir trajedisidir."

?Kadınlar, erkekleri memnun etme arzusunun vücut bulmuş halinden başka hiçbir şey değildir.?

"Dışlamak, insanı değersiz hissettirmenin en iyi yoludur. İnandığınız dinde ve yaptığınız pek çok şeyde siz daima dışarıda kalanlarsınız."

Savaş ihtimalini ortadan kaldıracak şey, dinin ortadan kalkmasıdır. Esasen savaç zamanında faudalı olan ve ayakta tutan tek şey dindir.

Düşünce özgürlüğünün olmadığı yerde onur da yoktur.

Alfred, kadınların gelişememesinin, kendilerini önemsememelelerinin bir cezası olduğuna kanaat getirir. Kadınlar erkek cinsinim farklı değil daha iyi olduğuna inanmışlardı. Bu nedenle de onlara erkekler tarafından empoze edilen şablonları kabullenmişlerdir. - önsöz-

Kadınların boyun eğişinin doğaları gereği olmadığını anlar, daha doğrusu erkeklerin ulaşabildiği 2 şeye kadınların asla ulaşamadığını. Birincisi, cinsel yönden zarar görmemek, diğer ise cinsiyetleriyle gurur duymak -önsöz-

Sünya yüzünde giç insan kalmamış olsa da insan davranışıyla ilgili bazı şeyler doğru olmaya devam edecektir. " Düşünce özgürlüğünün olmadığı yerde onur da yoktur."

Bir adamın aklında her şeyin önüne geçen bir fikir, bir inanç varsa eğer, ne kadar zalim, kalleş ve asılsız olursa olsun, her şeyi onurlu kılabilir bu.

Siz hala oğlan çocuğusunuz ve şiddetin, gaddarlığın ve fiziksel cesaretin sizi erkek yapacağını sanıyorsunuz. Ruhunuz yok, sadece bedenleriniz var. Ancak erkeklerin ruhu olur.